Antalya'da düzenlenen Gazze Temas Grubu toplantısında bir Arap gazeteci, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'a, isminin Sultan Abdülhamit'ten esinlendiğini belirterek, “O Filistin’e sahip çıkmıştı, siz ne yapıyorsunuz?” sorusunu yöneltti. Tarihî göndermeli bu soru, Türkiye'nin Gazze politikasına dair dikkat çekici bir anı gündeme taşıdı.
Eklenme: 14.04.2025 17:32:08Antalya'da 11 Nisan 2025'te düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Gazze Temas Grubu toplantısı sonrasında, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir Arap gazeteci arasında dikkat çekici bir diyalog yaşandı. Gazeteci, isminin Sultan Abdülhamit'ten esinlenerek konulduğunu belirterek, Osmanlı dönemine atıfta bulundu ve Gazze'de yaşanan trajedilere karşı Türkiye'nin tutumunu sorguladı.
Gazeteci, "Babam ismimi Sultan Abdülhamit'ten esinlenerek koymuş. O, Filistin'e sahip çıkmıştı. Bugün Gazze'de yaşananlara karşı Türkiye'nin duruşu nedir?" şeklinde bir soru yöneltti.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile gazeteci arasında geçen ‘Sultan Abdülhamit’ ve ‘Türkiye’ diyaloğu güne damga vurdu.
— Afroasya Today (@afroasyatoday) April 13, 2025
🗣️ ❝Babam ismimi Sultan Abdülhamit’ten esinlenip koymuş. Filistin halkı, Arap komşularına karşı inancını yitirdi. Bu noktada Türkiye, İsrail’e terör devleti… https://t.co/Sn0bBnHUXl pic.twitter.com/JKROD9SEAu
Bakan Fidan, bu soruya samimi bir şekilde yanıt verdi. Türkiye'nin Filistin meselesine olan duyarlılığını ve Gazze'deki insani dramı sona erdirmek için uluslararası platformlarda yürüttüğü diplomatik çabaları vurguladı. Ayrıca, Türkiye'nin iki devletli çözüm ve kalıcı barış için attığı adımları detaylandırdı.
Bu diyalog, sosyal medyada geniş yankı buldu. Kullanıcılar, gazetecinin tarihsel referanslı sorusunu ve Bakan Fidan'ın yanıtını tartıştı. Birçok kişi, bu tür etkileşimlerin Türkiye'nin dış politikasının anlaşılmasına katkı sağladığını belirtti.
Toplantının ardından yapılan ortak basın açıklamasında, Türkiye'nin Gazze'deki insani durumu iyileştirmek için uluslararası toplumla iş birliği içinde olduğu ve Filistin halkının haklarını savunmaya devam edeceği ifade edildi.
Bu olay, Türkiye'nin Filistin politikası ve Gazze'deki gelişmeler konusunda uluslararası kamuoyunun dikkatini çeken önemli bir an olarak kayıtlara geçti.