News-1

Dosya

Etiyopya: Savaşın Gölgesinde Sessiz Bir İnsani Felaket

Tigray’den Afar’a, Amhara’dan Somali bölgesine uzanan çatışmalar, milyonlarca insanı açlık, yerinden edilme ve insani yardıma erişememe tehlikesiyle baş başa bıraktı. Medyanın sessiz kaldığı bu kriz, Afrika'nın kalbinde derinleşen bir insanlık dramına dönüşüyor.

Eklenme: 29.05.2025 11:13:28 | Güncelleme: 29.05.2025 17:47:21
Bu Haberi
Paylaş

Doğu Afrika’nın en kalabalık ülkesi olan Etiyopya, son yıllarda yaşanan iç savaşlar, etnik gerilimler, kıtlık ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle büyük bir insani krizin pençesinde. Tigray bölgesinde başlayan çatışmalar sadece bir kıvılcım oldu; ülkede farklı bölgelerde patlayan yeni çatışma alanlarıyla birlikte milyonlarca insan temel ihtiyaçlara erişemiyor, yerinden edilmiş durumda ya da hayatta kalma mücadelesi veriyor. Etiyopya’da yaşanan bu derin trajedi ise dünya medyasında adeta unutulmuş durumda.

TİGRAY KRİZİ: BİR ÜLKEYİ SARSAN İLK KIVILCIM

2020'nin Kasım ayında Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (TPLF) ile Etiyopya federal hükümeti arasında başlayan çatışmalar, kısa sürede ülkenin kuzeyini yangın yerine çevirdi. Hükümetin “hukuk ve düzeni sağlamak” gerekçesiyle başlattığı askeri operasyonlar, kısa vadede TPLF'nin gücünü kırsa da sivil halk için uzun vadeli bir felaketin kapılarını araladı.

Birleşmiş Milletler’e göre Tigray bölgesinde 2.3 milyondan fazla insan yerinden edildi. Telekomünikasyon altyapısının kesilmesi, bağımsız gazetecilerin bölgeye girişinin yasaklanması ve BM yardım konvoylarının durdurulması, bölgeyi adeta görünmez kıldı. Rapora göre Tigray’ın kırsal alanlarında 300 binden fazla çocuk yetersiz beslenmeden dolayı ölüm riskiyle karşı karşıya.

AFAR VE AMHARA CEPHELERİ: KRİZİN YAYILAN ÇEHRESİ

Tigray’deki savaş sadece bölgeyle sınırlı kalmadı. 2021’in sonlarına doğru çatışmalar, komşu Afar ve Amhara bölgelerine de sıçradı. Özellikle Afar’da yüz binlerce insan evlerinden olurken, sağlık hizmetleri neredeyse tamamen çöktü. UNESCO raporları, Amhara’daki okulların %40’ının tahrip edildiğini ya da silahlı gruplar tarafından kullanıldığını ortaya koyuyor.

Yerel kaynaklara göre, bu bölgelerde yaşayan halkın büyük kısmı hem merkezi hükümetin hem de isyancı grupların baskısı altında kalıyor. Zorla silah altına alma, gençlerin çatışmalara sürüklenmesi ve tarım alanlarının yakılması gibi vakalar sıkça rapor ediliyor.

AÇLIK VE KURAKLIK: ÇATIŞMADAN BESLENEN FELAKET

Etiyopya, sadece savaşla değil, aynı zamanda iklim krizinin getirdiği kuraklıkla da boğuşuyor. Özellikle Somali bölgesinde ve güneydoğuda yaşanan yağış eksikliği nedeniyle 2023'te 11 milyon insanın akut gıda güvencesizliği içinde olduğu belirtildi.

Çatışma bölgelerinde tarımsal üretimin neredeyse tamamen durması, ulaşım yollarının kesilmesi ve hayvancılığın çökmesi, kırsal halkı açlığa mahkûm etti. UNICEF, Etiyopya genelinde 1,5 milyondan fazla çocuğun ağır yetersiz beslenme riskiyle karşı karşıya olduğunu açıklıyor.

İNSAN HAKLARI İHLALLERİ VE SAVAŞ SUÇLARI

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi ve Etiyopya İnsan Hakları Komisyonu’nun (EHRC) ortak raporları, Tigray ve çevresinde savaş suçu niteliğinde vakaların yaşandığını belgeliyor. Toplu tecavüz, sivillerin infazı, aç bırakma ve sağlık hizmetlerine erişimin kasten engellenmesi gibi eylemler hem Etiyopya ordusu hem de isyancı gruplar tarafından işlendi.

Uluslararası Ceza Mahkemesi, şimdiye dek resmi bir soruşturma başlatmasa da, sivil toplum kuruluşları bu ihlallerin bağımsız soruşturmalara konu olması için çağrıda bulunuyor.

ULUSLARARASI TEPKİLER: YETERSİZ VE GECİKMİŞ

ABD ve AB başta olmak üzere bazı ülkeler, Etiyopya’ya yönelik yaptırımlar uygulamaya koysa da bu adımlar çatışmaları durdurmada etkili olmadı. Afrika Birliği’nin arabuluculuk girişimleri ise taraflar arasında derin güvensizlik nedeniyle sekteye uğradı.

İnsani yardım konvoyları zaman zaman çatışmalar nedeniyle durdurulurken, özellikle BM’ye bağlı kuruluşların bazı bölgelere erişimi hâlâ ciddi şekilde kısıtlı.

GELECEK: UMUTSUZLUKTAN UMUT ÜRETMEK

Barış görüşmelerine yönelik umutlar, 2022'nin sonlarında yapılan geçici ateşkesle yeniden canlandıysa da, sahadaki koşullar bu iyimserliği desteklemedi. Etiyopya’nın farklı bölgelerinde etnik temelli çatışmalar hâlen sürüyor.

Uzmanlara göre Etiyopya'nın geleceği; sadece siyasi reformlarla değil, aynı zamanda kapsamlı adalet mekanizmaları, yerel uzlaşı ve uzun vadeli insani destekle iyileştirilebilir.