Gazze’de İsrail destekli milisler, “Yeni Gazze” adıyla Hamas’a karşı birleşti. Direnişi içeriden zayıflatan iş birlikçi çetelerin, Gazze'de Türk askerini de istemediği belirtiliyor.
Eklenme: 28.10.2025 16:11:48 | Güncelleme: 28.10.2025 17:17:35Gazze’deki ateşkes sonrası İsrail’le iş birliği yapan yerel milis gruplar, Türkiye’nin olası askerî varlığına karşı çıkarak “Yeni Gazze” projesi adı altında Hamas’a cephe aldı. İşgalcinin gölgesinde kurulan bu yapılar, Filistin direnişine içeriden darbe vuruyor.
Filistin’in Gazze Şeridi’nde ateşkesin ardından bölgede görev yapması planlanan Uluslararası İstikrar Gücü’nde Türkiye’nin de yer alması, İsrail’le iş birliği içindeki grupları tedirgin etti. Gazze’de direnişçilere ait mevzileri ifşa eden, yardım malzemelerini yağmalayan ve İsrail koordinasyonuyla hareket eden bu yapılar, Siyonist medyaya verdikleri demeçlerde Türkiye’yi hedef aldı.
İsrail destekli grupların liderleri, Hamas’a karşı “Yeni Gazze” projesi altında birleşti. Bu yapıların sahadaki faaliyetleri, Filistin’in iç güvenliği için yeni bir tehdit oluşturuyor.

İsrail’in doğrudan desteklediği Halk Güçleri, Refah bölgesinde faaliyet gösteren yaklaşık 100 kişilik bir Bedevi milis grubu. Liderleri Yaser Ebu Şebab, yardım dağıtımı bahanesiyle silahlı faaliyet yürütüyor.
Filistin mahkemesi tarafından vatana ihanet ve düşmanla iş birliği suçlamalarıyla aranan Ebu Şebab, İsrail’in “yerel aşiretleri harekete geçirme” planı kapsamında Gazze’deki insani yardım ağlarını kontrol altına almaya çalışıyor. Avrupa Dış İlişkiler Konseyi, Ebu Şebab’ı “yardım kamyonlarını yağmalamakla suçlanan bir suç çetesi lideri” olarak tanımlıyor.

İsrail medyasına sık sık demeç veren Hüsam el-Astal, kendisini Hamas karşıtı bir “yeniden yapılanma gücü”nün lideri olarak tanımlıyor. Sky News’e göre El-Astal, İsrail’in yanı sıra bazı Arap ve Batılı ülkelerden destek alıyor.
El-Astal, Rami Halles, Eşref el-Mansi ve Yaser Ebu Şebab ile birlikte “Yeni Gazze” adlı bir oluşum kurdu. Grup, Hamas’ı devirmek ve Gazze’de tek bir idare oluşturmak için çalıştığını açıkça ilan ediyor. Hamas tarafından idama mahkûm edilen El-Astal, İsrail kontrolündeki bölgede koruma altında yaşıyor.
Gazze’nin en güçlü aşiretlerinden biri olan Doğmuş ailesi, uzun süredir Hamas’la gergin bir ilişkiye sahip. Ailenin eski lideri Mümtaz Doğmuş, 2006’da “İslam Ordusu” adlı bağımsız bir güç kurarak İsrailli asker Gilad Şalit’in kaçırılmasında rol oynamıştı.
Zamanla IŞİD’e bağlılık yemini eden bu grup, Hamas’ın 2007’de yönetimi devralmasından sonra Gazze’de bağımsız bir milis odağı haline geldi. Hamas, 2024’te aileyi “İsrail’le iş birliği” yapmakla suçlayarak bazı üyelerini idam etti.
Son dönemde Hamas’ın çetelerle mücadele için kurmuş olduğu “Ok Gücü” ile aşiret arasında yoğun çatışmalar yaşandı. Aşirete bağlı unsurlar, gazeteci Saleh al-Jafarawi ve Hamas yetkilisi Bessam Naim’in oğlunu kaçırarak şehit etti.
Gazze kentindeki Hellis ailesi, Fetih hareketiyle yakınlığı ve Hamas’la düşmanlığıyla biliniyor. Ailenin önde gelen ismi Rami Hellis, ateşkes sonrası Ahmed Cundeya ile birleşerek yaklaşık 400 kişilik yeni bir silahlı grup oluşturdu.
Han Yunus’ta ise El-Macayde (al-Majayda) ailesi, Fetih yanlısı çizgisiyle Hamas’a karşı bir diğer önemli güç haline geldi. Aile liderlerinden Hüsam el-Astal, Hamas’la son çatışmalarda İsrail ordusuyla eş zamanlı operasyonlar yürüttü. Bu durum, milislerin İsrail operasyonlarıyla örtülü biçimde koordinasyon kurduğu iddialarını güçlendirdi.

Ateşkes sonrası oluşan güç boşluğu, Gazze’de direnişi arkadan vuran yeni iş birlikçi yapıları gün yüzüne çıkardı. İsrail’in silah, istihbarat ve lojistik desteğiyle ayakta kalan bu gruplar, “Yeni Gazze” adı altında Hamas’ı hedef alıyor.
Filistin halkı ise bu yapıları “vatan hainleri” olarak görüyor ve gerçek kurtuluşun yalnızca direnişle mümkün olacağını vurguluyor.
