Balıkesir’in Sındırgı ilçesi aylardır aralıksız sarsılıyor; bölgede 4’ün üzerinde yüzlerce deprem kaydedildi. Bilim insanları, yaşanan olağanüstü yoğunluğu “deprem fırtınası” olarak tanımlıyor. Uzmanlara göre hem tektonik gerilme hem de yer altındaki olası magma hareketleri bu olağandışı sismik aktiviteyi tetikliyor.
Eklenme: 13.11.2025 12:06:46 | Güncelleme: 13.11.2025 14:35:38Balıkesir’in Sındırgı ilçesi son aylarda Türkiye’nin en sıra dışı sismik hareketliliklerinden biriyle karşı karşıya. 10 Ağustos’ta meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin ardından bölgede on binlerce sarsıntı kaydedildi.
13 Kasım sabahı ise yine 4’ün üzerinde üç ayrı deprem yaşandı. “Deprem fırtınası” olarak adlandırılan bu olağanüstü süreç, hem bilinen hem de henüz haritalanmamış fayların bölgedeki rolünü yeniden gündeme taşıdı.
Sındırgı’daki sismik hareketliliğin merkezinde, Afyon’dan Balıkesir’e uzanan Simav Fay Zonu bulunuyor. 2012’de “diri fay” olarak tanımlanan bu hattın güneyinde, daha önce haritalanmamış yeni fayların kırıldığı tespit edildi. Uzmanlar, Sındırgı’da yaşanan ardışık depremlerin “klasik artçı dizilim” olmadığını, farklı büyüklükteki sarsıntıların dar bir bölgede yoğunlaşmasının deprem fırtınasına işaret ettiğini belirtiyor.

Bilim insanları, bölgede devam eden sarsıntıların bir kısmının magma sokulumu kaynaklı olabileceğini değerlendiriyor. Magma sokulumu, yer kabuğunun derinliklerinde bulunan magmanın kayaçlar arasına doğru ilerlemesi anlamına geliyor ve yüzeye çıkmasa bile yoğun sismik aktivite oluşturabiliyor.
Sındırgı özelinde yapılan jeofizik değerlendirmelerde derinlerde ısıl anomaliler ile yer altındaki magma hareketine işaret eden titreşim modelleri olası açıklamalar arasında gösteriliyor. Bu teori, Ege Denizi’nde Santorini çevresinde kısa sürede binlerce depremin yaşanmasıyla ortaya çıkan duruma benzetiliyor.
Sındırgı'da Deprem Fırtınası
— Afroasya Today (@afroasyatoday) November 13, 2025
⚫ #Balıkesir Sındırgı'da bu sabah 90 dakikada 4'ün üzerinde 4 deprem meydana geldi.
♦️ 07.55 - 3,9 Mw
♦️ 07.45 - 4,0 Mw
♦️ 06.20 - 4,2 Mw
♦️ 06.21 - 4,2 Mw
♦️ 06.16 - 4,7 Mw pic.twitter.com/NONZNb51Pm
Jeoloji ekipleri bölgede Yaylacık, Emendere, Aktaş ve Sinandede hattı boyunca yeni faylar keşfetti. Bu faylar literatürde “ölü fay” olarak geçse de, bölgedeki aşırı gerilme nedeniyle yeniden aktif hale gelebileceği belirtiliyor. Sismologlar, hem tektonik gerilmeler hem de magmatik baskının aynı anda görülmesinin Sındırgı gibi bölgelerde kompleks deprem dizilimlerine yol açabileceğini ifade ediyor.
Sındırgı’daki hareketlilik çevre faylar üzerinde stres birikimine yol açabilir. Özellikle Gelenbe Fayı için 6 - 6,5 büyüklüğünde potansiyel bir kırılma riski olduğu dile getiriliyor. Ancak bazı uzmanlar, Sındırgı’daki mevcut fırtınanın yerel kalabileceğini, büyük bir kırılmayı tetiklemeyebileceğini vurguluyor.

TÜBİTAK destekli saha çalışmalarıyla GPS istasyonları kuruldu, diri fay haritaları güncelleniyor ve yer kabuğundaki anlık deformasyonlar takip ediliyor. Bununla birlikte, yeraltı jeolojisini anlamaya yönelik daha derin araştırmaların henüz yetersiz olduğu belirtiliyor.

Sındırgı’daki deprem fırtınasının kesin nedeni hâlâ netleşmiş değil. Ancak bilim insanlarına göre bölgenin tektonik stresi, yeni keşfedilen fay hatları ve muhtemel magmatik sokulumlar bir araya gelerek Türkiye’de ender görülen bu sismik tabloyu oluşturuyor. Uzmanlar, Sındırgı ve çevresinde hem günlük yaşamda hem de yapı güvenliğinde yüksek hazırlık seviyesi öneriyor.