Sudan'ın Cancavid milis lideri Ali Muhammed Ali Abdülrahman, Darfur’da 2003-2004 yıllarında işlediği savaş suçları nedeniyle UCM tarafından 20 yıl hapse mahkûm edildi. Savcılar müebbet istemiş olsa da mahkeme 20 yıl ceza verdi. Karar, Darfur halkı için gecikmiş de olsa önemli bir adalet adımı olarak görülüyor.
Eklenme: 09.12.2025 16:44:33Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Sudan’ın Darfur bölgesinde 2003-2004 yılları arasında işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan sorumlu tutulan Cancavid milis lideri Ali Muhammed Ali Abdülrahman’ı (Ali Kushayb olarak da biliniyor) 20 yıl hapis cezasına çarptırdı. Karar, Lahey’de yapılan duruşmada açıklandı. Savcılar müebbet istemiş olsa da mahkeme 20 yıllık cezayı uygun gördü.
UCM, Darfur Katliamında Yer Alan Sudanlı Milis Liderini Tutukladı
— Afroasya Today (@afroasyatoday) December 9, 2025
⚫️ #Sudan'ın #Cancavid milis lideri Ali Muhammed Ali Abdülrahman, #Darfur’da 2003-2004 yıllarında işlediği savaş suçları nedeniyle UCM tarafından 20 yıl hapse mahkûm edildi. pic.twitter.com/Yktih8natF
UCM, Abdülrahman’ı Ekim ayında 27 ayrı suçtan mahkûm etmişti. Suçlamalar arasında toplu infaz emri vermek, işkenceye nezaret etmek ve iki mahkumu baltayla öldürmek gibi ağır işkenceler bulunuyordu. Kasım ayındaki duruşmada savcı Julian Nicholls, sanığın suçları işlediğini bilerek hareket ettiğini belirterek, “Bu suçları bilerek, isteyerek ve delillerin gösterdiği gibi coşku ve gayretle işledi” sözleriyle cezalandırılmasının gerekliliğini vurgulamıştı.
76 yaşındaki Abdülrahman, kararın okunduğu sırada ayağa kalkarak mahkeme heyetini dinledi fakat hiçbir tepki vermedi. Başkan Yargıç Joanna Korner, sanık hakkındaki hükmü açıkladığında salonda sessizlik hâkimdi.
Darfur’da 2003’ten itibaren hükümet ile isyancı gruplar arasındaki çatışmalar yüz binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının ise yerinden olmasına yol açmıştı. Cancavid milisleri, köylerin yakılması, sivillerin öldürülmesi ve toplu saldırılarla bölgedeki şiddetin en karanlık aktörlerinden biri olarak biliniyor.

Sudan’da yıllar süren iç savaş ve askeri yönetimler, halkın özgürlük ve bağımsızlık talebini daha da büyüttü. Darfur krizi, uluslararası toplumun baskısı ve halkın direnişiyle birlikte çözüm arayışlarının hızlanmasına ve adalet mücadelelerinin güçlenmesine zemin hazırladı.
UCM’nin bu kararı, Darfur’da yaşanan insan hakları ihlallerinin cezasız kalmayacağına dair güçlü bir mesaj olarak değerlendiriliyor. Bölge halkı için geç gelen bir adalet adımı olarak görülse de, bağımsızlık ve barış mücadelesinde önemli bir dönüm noktası niteliği taşıyor.