Toplumu kutuplaştırma ve Hindu-Müslüman gerilimini tırmandırmasıyla tanınan Modi, Hindu milliyetçilerinin yıktığı tarihi cami yerine inşa edilen Hindu tapınağı için kutsama töreni düzenledi. Muhalefet ise "Genel seçim öncesi dini siyasete alet ediyor" dedi.
Eklenme: 23.01.2024 10:54:09Babür Devleti'nin kurucusu Babür Şah'ın hayatta olduğu bir dönemde komutanlarından Mir Baki'nin 1528'de inşa ettirdiği Babri Camii, 1980'lerde Hindu milliyetçisi örgütler tarafından başlatılan tapınak (Mandir) kampanyasının kurbanı oldu.
Babri Camii arazisinin Tanrı Rama'nın doğduğu yer olduğu ve ibadethanenin tapınak üzerine inşa edildiğine ilişkin iddia, Müslümanlar ve Hinduları uzun yıllar meşgul etti ve çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu.
İLK İDDİA 1853'TE
Caminin tapınağın üzerine inşa edildiğine ilişkin ilk iddia 1853'te ortaya atıldı. Şehirdeki ayaklanmalar üzerine mabedin dış tarafına Hinduların ibadet etmesi için bir alan yapıldı.
İki topluluk arasında gerilimlerin yaşanmasına neden olan mesele, Hindistan'ın bağımsızlığından sonra tekrar gündeme geldi.
Bir grup Hindu, Aralık 1949'da cami içerisine Tanrı Rama ikonu bıraktı ve bunun bir mucize olduğunu yaymaya çalıştı. Yaşanan bu gelişmenin ardından Hint hükümeti, bölgeyi 'tartışmalı arazi' ilan etti ve camiyi ibadete kapattı.
1980'lerde Dünya Hindu Konseyi (VHP) ve Hindistan Halk Partisi (BJP) Faizabad'da bulunan (Yeni adı Ayodhya) araziye sahip olmak adına kampanya yürütmeye başladı. VHP ve Ulusal Gönüllüler Organizasyonu (RSS) gibi Hindu örgütlerinin öncülüğünü yaptığı gruplar, 80'li yılların sonunda, tapınak iddialarını yüksek sesle dile getirmeye başladı ve arazinin Hindulara verilmesi çağrısında bulundu.
RAMAYANA DİZİSİ DÖNÜM NOKTASI OLDU
Dönemin önemli dizilerinden Ramayana, devlet kanalı Doordarshan'da 1987'de başladı ve 18 ay boyunca devam etti.
Pazar günleri verilen ve 78 bölüm halinde yayınlanan diziyle birlikte Tanrı Rama ve hikayesi, milyonlarca Hindu'nun evine girerek somut bir olay haline dönüştü.
Medyada, Hinduların, dizi yayınlanmadan önce televizyonlara çiçek astığı ve tütsü yaktığına ilişkin haberler çıktı. Tanrı Rama'yı canlandıran dizinin başrol oyuncusu Arun Govil, verdiği demeçlerde, ziyaret ettiği bölgelerde ellerine ve ayaklarına dokunmak isteyen yüzlerce kişi olduğundan bahsetti.
Dizide, Tanrı Rama'nın, karanlığa karşı zaferinden sonra Babri Camii'nin bulunduğu yere, Ayodhya Krallığı'na dönmesi ve buna benzer konular işlenmesi dikkatleri bölgeye çekti.
Hindu Tanrı Üçlemesi'nde (Trimurti) yer alan Vişnu'nun yedinci bedenlenmesi (Avatar) olduğuna inanılan Rama, ülkedeki Hindularca en çok sevilen ve saygı gösterilen tanrılar arasında yer alıyor.
BJP'Lİ LİDER, TANRI RAMA KIYAFETİYLE ÜLKEYİ DOLAŞTI
BJP lideri Lal Krishna Advani'nin Eylül 1990'da başlattığı kampanya ile olaylar daha da kışkırtıldı.
Advani, iki tekerlekli savaş arabasına dönüştürülen Toyota marka otomobiliyle Gucerat eyaletinden, caminin bulunduğu Uttar Pradeş eyaletine bir yolculuğa çıktı. Bu yolculukta, Ram Tapınağı'nın inşası için kullanılacak tuğlaları toplayan Advani, Tanrı Rama gibi giyindi, ok ve yay kuşandı.
Bu kampanya sırasında cami, Advani'nin yanına aldığı binlerce gönüllü tarafından kısmen de olsa tahrip edildi. BJP ve ona bağlı örgütler, Ram tapınağı inşa edilmesi konusunda toplumsal bir seferberlik başlatmaya çalıştı ve bunda da kaybedilen hayatlara rağmen başarılı oldu.
6 ARALIK 1992
Tapınak seferberliğinin yabancısı ve ötekisi Müslümanlardı. BJP, diğer örgüt ve partiler, bu seferberliği, ötekine rağmen Hinduları bir arada tutma çabası olarak gördü.
Yıllarca süren bu gerginlik, 6 Aralık 1992'de Hindu karsevaklar (gönüllü işçiler), Sadhular (Hindu din adamları), militanlar ve gençlerden oluşan 150 bin kişinin kazma, kürek ve levyelerle mescide saldırması ve 5 saat içerisinde yaklaşık 500 yıldır ayakta duran Babri Camii'ni yıkmasıyla sonuçlandı.
BJP, RSS ve VHP gibi milliyetçi parti ve örgütlerce düzenlenen miting sırasında önündeki polis kordonunu aşan militanlar, gazetecileri dövdü, ekipmanlarına el koydu.
Caminin yıkılma haberi, ülke çapında ayaklanmaların yaşanmasına yol açtı. Hindistan'ın bölünmesinden sonra yaşanan en büyük toplumsal şiddet olayına dönüşen ayaklanmalarda 2 bine yakın kişi öldü, 5 binin üzerinde kişi de yaralandı. Olaylar Pakistan ve Bangladeş'e de sıçradı.
Ülke çapında yaşanan olaylarda Müslümanlar hedef haline geldi ve yetkililer şiddeti durdurmada başarısız oldu. Benzer bir durum, 10 sene sonra, 27 Şubat 2002 Gucerat hadisesinden sonra da yaşandı.
Özellikle Bombay'da (Mumbai) Shiv Sena Partisi (Şiva'nın Ordusu) şiddet eylemlerine öncülük etti ve yaklaşık 900 kişi burada hayatını kaybetti. Polis Hindulara engel olmamakla suçlandı.
Olaylara müdahale etmekte geç kalan Narasimha Rao hükümeti, BJP'nin yönettiği 4 eyalette yönetime el koydu ve önde gelen politikacılarını tutuklattı.
IRKÇI MODİ SIKI GÜVENLİK ÖNLEMLERİYLE AÇILIŞ YAPTI
Dar sokakları ve gecekonduları ile tanınan bölge tapınağın açılışından önce önemli bir 'makyaj' çalışmasına da sahne oldu.
Camiye giden dört şeritli yollar ve yeni bir havaalanı inşa edildi. Tren Garı da genişletildi. Ayrıca birçok otel zinciri de yeni tesisler inşa etmeye başladı.
Şehre ayin için binlerce kişinin akın etmesinden dolayı sınırlar kapatılırken yaklaşık 20 bin güvenlik personeli ve 10 binden fazla güvenlik kamerası konuşlandırıldı.